HINZIRI DESTANI
------8.BÖLÜM-------
---------71-------------
Alıharmanından aştımı Böğürtlen Yamaları gelir,
Tüm Kelkit Ovası ayağınızın altına serilir,
Eşeklerin sırtında Döleg'e ahlet toplamaya gidilir,
Sidirge, Eskikadi, Tılısbığh bu yollardan yaylalarına göçermiş,
Şimdi o yollardaki hatıraların hepsi silinmiş.
-----------72-----------
Çökeliği deriden önce Tecene basarlar,
Sütleri bir araya toplayip Hğab keserler,
Goruhğdan odunu 'kadınların sırtlarında çekerler!!!!
Odunun Mükafi arabayla ancak gelirmiş,
Mallar çekmezse araba Çoroşla çekilirmiş.
----------73-------------
Bayburtlugiller bayırın başını yurt tutmuş,
Garşu İlyas bir mahalle yapıyı Küçük Gorugun dibinde unutmuş,
Devlet Baba Dereceyi Berlikteki alçak tepeye oturtmuş,
Zobuyaupgilin Mevlüt ölçer hergün hava durumunu,
Ondan öğrenmek gerekir günlük hava raporunu.
-----------74--------------
Bizim komşumuz olur sülalecek Abulugiller,
Öteki mahallede yaşardı başka bir sülale, Gudulugiller,
Şimdi ses ver desen inler durur bomboş peyler,
Sülale sülale aileler köyümden kopup gitmişler,
Sonu gelmez gurbet yolunu tutup gitmişler.
------------75---------------
Yonca yemiş inekler, sütle dolu CiCiKLER,
Bayram gelmiş köye, giyilmeli CICIKLAR,
Havalar soğudu, çekilsin sırta GOCiKLER,
Köyümün dilindeki kelimeler bizim zenginliğimiz,
Onlar unutulursa kaybolur öz benliğimiz.
-----------76-------------
Kış geldimi başlardı, eğitimin en yükseği,
Köy odalarında egitilirdi, geleceğin gençliği,
Orada okunurdu, Hz.Peygamber'in siyeri,
Dolar dolar taşardı, Terbiye-i Halk Mektepleri,
Baştan sona belliydi, neferlerin söz hakkı ve yeri.
------------77---------------
Onlarla ağlar, onlarla güler, onlarla şehit olurduk,
Hz.Ali'yle cenge çıkar, Battal Gazi'de kendimizi bulurduk,
Edeb-erkan öğrenirdik, tarikatsız sofi olurduk,
İbrik elinde, peşkir omuzda,diz kırıp 'uslanırdı' köy çocukları,
Emreliğe hazırlanırdı, o günün Yunusçukları.
-------------78----------------
Gözümün önünden gitmez Gıbı'nın samimi yakarışı,
Ebeyeye'nin dilsiz dillerle derdini teferruatla anlatışı,
Birde Kel Muharrem'in köye gelip Çerçilik yapışı,
Doldur ver-doldur al ile yapılırdı alış-verişler,
Dal dal boncuk alıp, oya örerlerdi kızlar-gelinler.
-------------79-----------------
Kütleyip hamuru ocağın üstüne koydumu sacı,
Taze sacekmeğiyle sarardık çökelikli Gomacı,
Kara sakızdı ellerdeki yarıkların en iyi ilacı,
Eldivene ihtiyaç duymadan inşaatlar yapılır, bitermiş,
Kışın evlerin Mığheriklerinden tezek dumanı tütermiş!
-------------80-------------------
Tıngılın ışığında ders yapardı çocuklar,
Bu gün şömineye dönmüş o zamanki Ocaklar,
Allah'a emanet, Dağanlarda bırakılan yavrucaklar,
Hğon kesildimi tarla sanki erken biterdi,
Elle arpa yolmak ölümlerden beterdi.
*****
YAZAR İLYAS AYYILDIZ