KIRK YILLIK ÖMÜR


KIRK YILLIK ÖMÜR



Tadı kalmadı yaşamanın tatı kalmadı hayatı,

Dili olsada konuşsa o koca dağların,

Her yaz gelince kopar kıyamet sonu yine dağlar,

Dindimi acaba akan göz yaşların.




Yansa yüreyin ağlasada gözlerin,

Bir kece içinde gecti senelerin gecelerin,

Yaşadın yandın bunları kendine sakladın,

Sütle ekmekle sen kendini besledin.




Gezdin dag tepe bırakmadın ham yer,

Senin için hep iyi adam dediler,

Seni birisi ama hiç anlamadı,

Vurdu sana her defasında vurdu hanceri.




Ne acılar cektirdiler ne acılar,

Seni senden başkası sormadılar,

Yalnız kaldın hap o sesiz avde,

Eşin dostun evladın oldu sana karanlıklar.




Hakkında öyle çirkin sözler söylendiki,

Param parca ettiler senin kalmini,

Neden yaptılar neden yaptı sana bunu,

Seni sevmeyen bir zalimden ne beklenilirki.




Dağlar sorulur garip eşirden,

Dağlar konuşurdu anlardı onun derdinden,

Ne beş yıl ne on yıl tam kırk yıllık ömür,

Verdin ömrünü yıllarca çobanlıga sen.




Geldi gecti nerede şimdi genclik,

Her defasında senin gibi yalan dünya dedik,

Ne evlatta hayır varmış ne işten,

Yinede herkeş gibi yalan dünya dedik.




Gülmedin bu yalan dünyada sen,

Kader sandende karaymış sormadın neden,

Yedi bitirdi gül demedi kaderin sana,

Aldı işte emanet edilen canınıda senden.



HÜLYA ŞİMŞEK

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski