IĞDIR MACERASI Iğdıra gitmek için geldik otogara Otobüs yanaştı sekizinci perona Eniştem burdaydı kayboldu ne ara Nebi durma eniştemi çabuk ara Otobus kalkıyor Şimdi neydecuk bilemedim ki Nihayet Eniştem geldi arabaya Çıktık yola başladık macaraya Bu da ne anos edildi dedi mola Daha ısınamadık bile yeni çıktık yola Bu gidişle yolculuk nasıl biter bilemedim ki Binmişiz Otobüs diye bir takaya Yola çıktık başladı takırdamaya Öndeki koltuk yattı kucağıma Siz bakmayın benim böyle suskunluğuma Patlasam mı patlamasam mı bilemedim ki Otobüs Boluya doğru yol alıyor Ablam çantasında yiyecek arıyor Eniştem acıkmış yüreği bayılıyor Emine bize de verecekmi diye bakıyor Bunlar ne tez acıktı bilemedim ki Düştük Amasya Erzincan yoluna Nebi yastığı dolamış boynuna Eminenin başı düşmüş soluna Daha çok var yolculuğumuzun sonra Bu yol böyle nasıl biter bilemedim ki Yine Otobüs verdi bir mola daha Dışarı çok soğuk sığınacak yer Aha Dolaştık rafları tekrar tekrar bir daha Bir şey almadık Ortalıkta dolaştık Ayıp oldumu acaba bilemedik ki Sarıkamış Iğdır arası beyazlamış dağlar Düz ovada sıralanmış çimen çayırlar Gece ayaz yapmış gizli buzlanma var Kağazman dan Iğdıra akar büyük bir su Meyerse Aras nehriymiş bu bilemedik ki Ahmet Iğdıra geldi bizi almaya Emine babasına sarıldı başladı ağlamaya Sonra ortalık sakinlaşti duruldu Bize ne kadar kalacağız diye soruldu Şimdi ne diyecük bilemedik ki Düşündük Söz verdik iki gün kalmaya Beni çağırdılar resim için dışarıya Et yedik bu ne güzel lezzet böyle dedik Hayvan asılıydı askıda kıdik miydi kuzumu bilemedik ki İzzeti ikram fazlası ile temam Sobayı yaktılar oda sanki hamam Ortalıkta bir çocuk var enişte diyerek dolaşan Özkandan bahsediyorum başka nasıl anlatsam bilemedim ki Buraya geldik tanışıp kaynaşmak için Çok mutluyuz sizinle tanıştığımız için Şimdi Masa kuruldu yemek için Bir ses derki buyurun hele şimdi de çay için Bundan sonra neydecük bilemedik ki Kemal ağa rahatsızlandı arada bir kayboluyor Latife hanım koşturmaktan nefes bile almıyor Sevda gelin yoruldu ama yinede durmuyor Ahmet bey bir orda bir burda boş kalamıyor Bu durum karşısında biz neydecuk bilemedik ki Nihayet Ahmet bizi Köyde gezdirdi Ermenistan sınırını da gösterdi Ahmet kanaldan atladı bize mısır topladı Bir resim çekelim dedik ağrı dağını duman kapladı Ağrı dağının dumanı ne zaman kalkar bilemedik ki Biletler alındı geri dönüş başladı Emine bir günde bir yıl yaşlandı Neşe bitti keyifler tükendi gözler nemlendi Sanki bir kara bulut gelip üstümüzde çöreklendi Şimdi nasıl veda edeceğiz bilemedim ki Allaha ısmarladık dedik hadi elveda Elveda Mürşitali köyüne de elveda Nasip olursa geleceğiz birdaha Derken bu valizler gelirken hafifti Giderken neden ağırlaştı bilemedim ki SON Sunum ve yazar Ali Aydın Çambaşı